Translate It

16 Temmuz 2010 Cuma

Aslı Börek



Bugün evde tatil yapayım dedim. Annem de tatile gittiğinden tek başıma kahvaltı yapacağım. Buzdolabını açtım, o da ne? Hiçbir şey yok!

Annem bir ay kadar burda olmayacağından, çay hatta su dahil ne varsa dağıtmış ya da çöpe atmış. Bozulacağını düşünmüş besbelli. Ve yine besbelli, geride bıraktıklarının ne hâlleri varsa görmelerini istemiş:) ( Laf aramızda, şimdiden özledim.)

Evde tembellik günüm dedim. Dolayısıyla çıkıp da alışveriş yapmak hiç içimden gelmedi. Paçoz paçoz ortalıkta dolanırken:

"Yahu yemeksepeti'nden söyleyeyim, bu hâlimi görecekse bir kişi görsün." dedim ve Aslı Börek'ten peynirli su böreği aldım. Ve elbette duramadım, listeye profiterol de attım;)


Börek, hâlâ yanımda olmakla birlikte fotoğrafını çekmedim. Çünkü beğenmedim. O kadar yağlıydı ki, midem ağrıyor şu anda. Aslında fena değildi, belki de yağından ötürü bunu söylüyorum;)

Sonuç olarak bitiremedim bir porsiyonu.
Profiterol sıcaktan erimişti. Neyse ki, birkaç kaba konmuş, gelirken bir şey olmamış.
Ben kendi çapımda bir profiterol uzmanı sayılabileceğimden( Her yerde yemişimdir, en sevdiğim tatlı olur kendileri.) profiterol hakkındaki yorumumu daha rahat yapabiliyorum. Lezzetliydi; fakat ortalamaydı.

Yani, hangi pastaneye girip profiterol isteseniz bununla aynı tadı alırsınız.
Tek ayırdedici yanı, içindeki bütün fıstıklar( Bayılırım.). Onu da kimi pastanelerde koyuyorlar zaten.
Olsa yine yerim, güzeldi; ama dediğim gibi en iyisi değil.
Bir buçuk porsiyon su böreği+ profiterole 12,5 lira verdim bu arada.
Sizler de denediyseniz fikrinizi merak ediyorum.
Oburun bugünkü günahı bu kadar;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder